30 TJK’NIN SESİ OCAK 2023 yüzyıl ila 19. yüzyılı kapsayan uzun süre zarfında birçok farklı ülkeyi etkisi altına almayı başaran Avusturya menşeli Habsburg Hanedanı, hakimiyet alanını genişlettiği 800 yıl boyunca bugünkü Avrupa’nın siyasi ve kültürel şekillenmesinde başrolü oynadı. Sanayileşmenin bir getirisi olarak, makinelerin 1900’lü yılların başında insan hayatında yer edinmesine kadar atlar günlük rutinlerin ve savaş alanlarının ana unsurlarından bir tanesi konumundaydılar. Atı üzerindeki bir savaşçının rakibine sağladığı avantajı modern orduların kullandığı zırhlı araçlarla kıyaslamak yanlış olmayacaktır. Bu özel canlılar son derece cesur yapılara sahip olsalar da muharebe alanlarının korkunç ortamlarında verim sağlamaları için özel bir eğitimden geçmeleri gerekiyordu. Bugün dünya çapındaki birçok insanın hayranlıkla takip ettiği klasik dresajın çıkış noktası da Orta Çağ’da atlara verilen bu eğitimlere dayanmaktadır. Rönesans Dönemi Avrupası’nda başta Osmanlı Devleti olmak üzere sayısız güçle egemenlik yarışı içinde olan Habsburg Hanedanlığı, savaş alanlarında üstünlük sağlamak maksadıyla güçlü ve bir o kadar da çevik atlara ihtiyaç duyuyordu. Bu amaç doğrultusunda Kıta Avrupası’ndaki ırkları mercek altına alan hanedanlık mensupları, aradıkları tüm özelliklerin İspanyolların ünlü Endülüs Atları’nda olduğunu keşfetti. 16. yüzyılın başlarına kadar fethedilemeyen İber Yarımadası’nın 1516’da nihayet Habsburg hakimiyeti altına girmesi ile birlikte de meşhur “İspanyol Atları”, yetiştirilmek üzere, hanedanlığın merkezi olan Avusturya’ya nakledildiler. O döneme kadar Adriyatik’in kuzeyinde görülmeyen İspanyol Irkı’na mensup bu atlar, yeni 11. İSPANYOL BINICILIK OKULU Avrupa’nın en eski binicilik geleneklerinden bir tanesi Avusturya’nın başkenti Viyana’da yaşatılıyor... BEYAZ ATLARIN BALESI... MEHMETCAN KANIK
RkJQdWJsaXNoZXIy ODAzNjM=