“Müzemiz Sivas’ın en çok ziyaret edilen müzesi olmasının yanında ziyaretçi sayısı açısından da İstanbul’daki birçok müzeyi geride bırakacak kadar ilgi görüyor. Bu konuda atalarımızın atlar ile kurdukları güçlü bağların ve atların Türk toplumu için çok önemli bir yeri olmasının etkisi olduğunu düşünüyorum. Atlar, atçılık ve atçılık tarihimiz hakkında daha önce hiç bilgisi olmayan veya atçılık hakkında uzmanlık sahibi olan kişileri müzemizi ziyaret etmeye ve sihirli bir yolculuğa çıkmaya davet ediyoruz.” MOĞOL ATI - ORTA ASYA Kısa, tıknaz ve küçük atlardır. Boyları 122 - 145 cm arasında değişir. Vücutlarına oranla kafaları büyük, bacakları kalındır. Derileri ve tüyleri de kalın olup tırnak yapıları son derece sağlam olan bu atlar zor koşullara karşı oldukça dayanıklıdır. Moğolistan'ın yazları 30, kışları - 40 dereceyi bulan iklim şartlarında sürü halinde bozkırda yaşar. Doğadan yakalanıp evcilleştirilen ve yine yılkılar halinde doğada yayıma bırakılan bu atların bakım ve beslenme maliyetleri oldukça düşüktür. Moğolların tarihin bitişik sınırlara sahip en büyük imparatorluğuna sahip olmalarındaki en büyük rol belki de bu küçük atlarındı. Bu atların nüfusu tarih boyunca çok fazla olmuştur. 3 milyondan fazla at nüfusunun var olduğu Moğolistan'da at nüfusu hala insan nüfusundan fazladır. FATİH SULTAN MEHMED VE ATI KÜHEYLAN Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’un fethinde bindiği atı ve bu atın ismi hakkında kesin bir tarihi kaynak bulunmamaktadır. İstanbul’un fethinin resmedilmesinde bulunan bu beyaz atın adı Küheylan olarak anılmaktadır. Küheylan, safkan Arap atlarının soyunu oluşturan 5 kurucu soydan (el - Hamse) birisidir. Ayrıca Arap atları Türkler tarafından küheylan ismi ile anılır. Sultan II. Mehmed’in Küheylan atı, “Rahvan” tipi koşma biçiminden dolayı Rahvan atı veya Padişah Atı olarak da adlandırılmıştır. 52 • www.tjk.org • ARAŞTIRMA •
RkJQdWJsaXNoZXIy ODAzNjM=