TJK'NIN SESİ HAZİRAN 2022

29 TJK’NIN SESİ HAZİRAN 2022 projeleri de var. Tüm hipodromlarımızda At’la Terapi Merkezlerimiz bulunuyor. Buralarda engelli çocuklarımız gelip hocalar eşliğinde at binebiliyor. Bu bizim için büyük bir gurur kaynağıdır. Ne mutlu bize ki çocuklarımıza yeni bir ufuk, yeni bir heyecan verebiliyorsak. Hipodromlarımız aynı zamanda şehirlerdeki nefes alanlarıdır. Aileler özellikle hafta sonları buralara gelip keyifli vakit geçiriyorlar. Hipodromlarımız bünyesinde sosyal yaşamları oluşturmak için büyük çaba harcıyoruz. At yarışları ile ilgili çok uzun zamandır olumsuz şeyler yazılıyor. Bugün ortalama bir kupon bedeli 10 ila 20 lira arasında. Böyle düşündüğünüz zaman diğer harcamaların yanında bu meblağlar cüzi kalıyor. m Jokeylerin yarış esnasında kamçı kullanmasıyla ilgili medyada olumsuz ifadeler kullanılıyor. Siz bu konuda neler söylemek istersiniz? Neredeyse 50 senedir bu işin içindeyim. Jokeylerin kullandığı kamçılar kesinlikle bir dayak aracı değildir. Kamçı bir binici için sevk ve idare aracıdır. Bir jokey kamçıyı nasıl kullanması gerektiğini bilirse çok iyi sonuçlar alır. 500 kiloluk bir canlıyı 70 cm’lik bir sopayla dövüp bir yerden diğerine götüremezsiniz. Öncelikle insanların bunun bilincine varması gerekiyor. Atçılığın ileri gelen ülkelerinden Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Fransa, İrlanda, Japonya, Singapur, Avustralya ve Dubai gibi ülkelerin hepsinde kamçı kullanılıyor. Her yerde serbestken kamçı kullanımının Türkiye’de yasaklanması çok mantıklı değil. Bu konu gereğinden fazla ölçüde bir polemik konusu yapıldı. Komiserler Kurulu tarafından tüm jokeylere kamçının nasıl ve ne kadar kullanılacağı aktarıldı. Bunu bir tartışma konusu haline getirmek isteyenlere dünyaya bakmalarını tavsiye ederim. Bizim Türkiye Jokey Kulübü olarak hedefimiz global atçılık dünyasına entegre olabilmektir. Bu konuda çok çalışıyoruz. m Yurt dışı yarışların tevzilerinin düşük olması yerli yarışların tevzilerini de olumsuz etkiliyor mu? Yurt dışı yarışların hasılatlarının düşük olduğu doğrudur. Çünkü yarış saatleri uygun değil. Saat farkından dolayı çok geç veya erken saatlerde koşuluyor ve yerli yarışlarımız ile kesişebiliyorlar. Yurt içi yarışlardan yapılan kesintilerden jokeylere ve at sahiplerine paralar ödüyoruz. Ancak Türkiye Jokey Kulübü devlete ödediği kesintilerden sonra buradan elde ettiği geliri alıp da başka bir yere koymuyor. Kalan meblağ yurt içi yarışlardan elde edilen gelirin toplandığı havuza dâhil ediliyor. Sene sonunda ciroya baktığınız zaman bizim yerli yarışlardan kesintiler düştükten sonra elde ettiğimiz gelirler nereye gidiyorsa yabancı yarışlardan kazandığımız gelirler de aynı yere aktarılıyor. Bu konuya da bir açıklık getirmek isterim. %60 gelir kaybına uğradığımız pandemi döneminde mecburen yurt dışı yarışlara devam ettik. Atçılık sektörünün, kulüp personellerinin giderlerinin ödenmesi adına tek gelir kaynağımız yurt dışı yarışlar idi. Kapalı kaldığımız 90 günlük süre zarfında masraflarımızı yurt dışı yarışlardan karşıladık. Bu yarışların bir avantajı da insanlara farklı yerler ve farklı tarzlar gösteriyor olmasıdır. Yurt dışı yarışlar sayesinde farklı ülkelerin kendilerine has yarışçılık yönlerini görebiliyoruz. İnsanlar dünya yarışçılığı ile alakalı bir fikir sahibi oluyor. Sonuç olarak biz de atçılığın önde gelen ülkelerinin seviyesine çıkmaya çalışıyoruz. m TJK ve TAY TV atçılık camiası gibi geniş bir kesim için yeterli mi sizce? Atçılığın görsel kısmı bizler için çok önemli. Geçmişe gidecek olursak; İzmir’de fuarın içinde küçük bir ganyan bayisinde hoparlör ile yarış dinlerdim. Şimdi geldiğimiz noktada dünya yarışçılığını seyrediyoruz. Gerek Tay TV olsun gerekse TJK TV olsun, tüm çalışanlar büyük bir özveriyle mesai harcıyorlar. Bizim gecemiz gündüzümüz yok. Elimizden geldiği kadar televizyon programlarını zenginleştirmeye gayret gösteriyoruz. Camiamıza yeni yarış spikerleri kazandırmak adına başlattığımız “Mikrofon Sende” adlı yarışmaya katılan 150 adaydan 15 tanesi finale kaldı. İçlerinden 5 veya 6 tanesi ilerleyen dönemde bizlerle olabilir. Kulüp olarak eğitim programlarına çok önem veriyoruz... m Son dönemde Ekrem Kurt Apranti Eğitim Merkezi’nden mezun olmuş aprantiler ön plana çıkıyor. Sizce bu isimler Halis Karataş ve Sadettin Boyraz gibi tecrübeli isimlerle rekabete girebilir mi? Kulüp olarak eğitim programlarına çok büyük bir önem veriyoruz. Bizim sektör olarak eğitimli insanlara ihtiyacımız var. İnsan yetiştirmek elbette külfetli bir iş. Yurt dışında apranti okullarının maliyetleri çok yüksek. Kursiyer başına fiyat 40 bin Dolar civarında. Bizler burada Türkiye Jokey Kulübü bünyesindeki Ekrem Kurt Apranti Eğitim Merkezi’nde 2 sene boyunca öğrencilerimize ücretsiz olarak eğitim veriyoruz. Üstelik, İstanbul Veliefendi Hipodromu’ndaki eğitim merkezimizde kursiyerlerimize yalnızca at binme eğitimi vermiyor, onların daha iyi bir insan olmaları için de gayret gösteriyoruz. Lisan öğrenmeleri bizler için önemli. Bedensel gelişimlerini sağlıklı bir biçimde sürdürebilmeleri için özel hocaları var. Türkiye Jokey Kulübü olarak apranti yetiştirmek için senelik 3 milyon Lira harcıyoruz. Tüm bu emeklerimizin karşılığında Vedat Abiş, Görkem Özçelik, Erhan Aktuğ ve Cemal Paso gibi mezun olan kardeşlerimizin başarılar elde etmesi bizleri gururlandırıyor. İlerleyen dönemde EKREM KURT APRANTI EĞITIM MERKEZI ÖĞRENCILERI...

RkJQdWJsaXNoZXIy ODAzNjM=