2023-Temmuz

41 TJK’NIN SESİ TEMMUZ 2023 Her zaman duygusal yaklaşamıyorsunuz “Urfa Aslanı’nın yarış kariyeri, 12 Haziran 2022 tarihinde, yine babam Mehmet Kaya idaresinde Şartlı 1 düzeyli Bold Pilot Koşusu’nu kazanarak başladı. Bu galibiyet sonrasında aile üyelerimiz ile aramızdaki sohbette bile ‘Gazi Koşusu’nda adımıza yarışacak tayı bulduk’ demiştik. Daha sonra Gökhan Kocakaya ile katıldığı KV8 Hüsamettin Tamer Koşusu’nu kazandı. Bundan sonra tayımızı biraz yoğun bir programda koştuk. Büyük bir eküri olunca bazen atlarınıza özel bir muamele yapamıyorsunuz ve yarış koşmanız gerekiyor. Çünkü halihazırda sahada olan ve sahaya gelecek taylarınızın masrafları oluyor. Üstelik atlar canlı varlıklar ve bu nedenle zorunlu olan ekonomik sürdürülebilirlik açısından her zaman ‘duygusal’ yaklaşamıyorsunuz. Elbette bu durum ancak böyle yoğun bir tempoyu kaldırabilecek kapasiteye atlarımız için geçerli. Bu atlarımız yüksek bir ikramiye kazandığında bir süre ekürimizin masraflarını karşılayabiliyorlar. Bu nedenle Urfa Aslanı’nı da 2022 yılında yoğun bir tempoda koştuktan sonra yaklaşık 4 ay dinlendirdik.” Gazi Koşusu’nu bizim kazanacağımızı söylemiştim “Urfa Aslanı’nın bu 4 aylık dinlenme süreci KV8 düzeyli bir sentetik pist koşusu ile son buldu ve beşincilik elde ettik. Bu koşu için tayımız “yarış gördü” diyebiliriz. Daha sonra bir ikincilik bir de üçüncülük elde ettiğimiz 2 sentetik pist yarışı daha gördük. O yarıştan sonra babama, ‘Biz Urfa Aslanı’nı Erkek Tay Deneme’ye koşalım dediğimi çok iyi hatırlıyorum. Babam da bana, ‘Bizim tayımız uzuncu, Erkek Tay Deneme sert bir yarış olur, 1600 metrede böyle bir efor sarf etmesine gerek yok’ deyince rotamızı alışılageldiğin dışında; erkek taylar için Gazi yolundaki virajlardan olan Erkek Tay Deneme, Sait Akson ve Mehmet Akif Ersoy Koşuları yerine Dinçer Cebeci, Tevfik Çelikoğlu ve Niyazi Polatyar Koşuları olarak belirledik. Urfa Aslanı’nın ilk uzun mesafeli yarışı olan Dinçer Cebeci Koşusu’nda Anadolu Aslanı’na, 1,5 boy fark ile geçilmiştik. O yarışta tayımızın uzun mesafeci olduğunu net olarak anladım ve hiç üzülmedim. Hem güzel bir yarış koşmuştuk hem de Gazi Koşusu’nun favori isimlerinden olan başarılı bir safkana geçilmiştik. Bir sonraki yarışımız olan Tevfik Çelikoğlu Koşusu’nda ise 2,5 boy farkla Qualizto’ya geçildik. Bu yarışta ise biraz üzüldüm çünkü rakibimizi tanımıyordum. Bizim tayımız yine çok güzel koştu. Bana göre yarışın da yükünü çekerek geldiğimiz son 100 metrede transit bir şekilde geçildik. Buradaki üzüntümün sebebi Qualizto’yu tanımamam ve böyle bir sonuç beklememem oldu. Gazi öncesinde son yarışımız olan Niyazi Polatyar Koşusu’nda ise 1 boy fark ile Papagallo adlı safkana geçildik. Artık bu yarışta kazanacağımızı düşünüyordum, Gazi Koşusu’ndan önceki son yarıştı bizler için ama yine son metrelerde transit bir şekilde geçildik. Fakat ben o yarıştan sonra Urfa Aslanı’na daha da güvendim ve yarışa 10 gün kala kuzenim Hüseyin ile her konuşmamızda ve mesajlaşmamızda bu sene Gazi Koşusu’nu bizim kazanacağımızı söyledim.” Yanında birisi olduğunda adeta bir “kedi” olduğunu söyleyebiliriz “Urfa Aslanı’nın karakteri konusuna gelirsek; box’ına gittiğinizde, siz yanındayken adeta bir “kedi” uysallığında olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Altından geç, üstüne çık, ayağını kaldır, üstüne bir çocuk bindir ya da her ne yaparsan yap hiçbir olumsuz sayılabilecek davranışı yok. İdman ve bineklerinde biraz daha heyecanlı ve meraklı olduğunu söyleyebiliriz fakat ne zaman yalnız kalsa işte o zaman adeta bir canavara dönüşüyor; box’ında atlıyor, zıplıyor, çevresine zarar veriyor. Daha box’ımızın duvarlarını yeni kırmızı renge boyatmamıza rağmen her yer yine bembeyaz olmuş durumda. Çünkü duvarlara çifte ata ata tüm boyayı dökmüş ve box’ını bembeyaz yapmış. Bu durum Urfa Aslanı’nın çok ‘sosyal’ bir tay olmasından ve tek başına kaldığında çok sıkılmasından kaynaklanıyor. Hatta idmanlarında tek başına olduğu zaman idmana başlamama veya erken bitirmeyi istemek gibi huyları da var. Yanında bir at daha çalıştığında ise hiç bu problemleri yaşamıyoruz.” Yukarı yaşlı yarışlarda koşmayı düşünmüyoruz “Şu anda çiftliğimizde yaklaşık 20 adet damızlık kısrağımız bulunuyor. Sahada da 20’ye yakın koşan atımız var. Urfa Aslanı’nın annesi Waimaria’nın, Torok ve Kafkaslı eşleştirmelerinden doğan iki yavrusunu maalesef ki kaybettik. Waimaria bu sene de aşım gördü. Battleground adlı aygırdan bir yavrusunun olmasını bekliyoruz. Waimaria 5 yavrusunu da erkek olarak doğurdu. Bakalım doğumu nasip olursa bu yavrumuz hangi cinsiyette doğacak. Ben bu defa bir dişi tayımızın olmasını arzuluyorum. Bu hafta Urfa Aslanı da annesi Waimaria’nın bulunduğu çiftliğimize dönüp bir hafta istirahat edecek. Onun gelecek yarış kariyeri için bir şeyler söylememiz gerekirse, şimdilik onu yukarı yaşlı yarışlarda koşmayı düşünmediğimizi söyleyebilirim. Elbette bu yılki yarış takviminde önümüzde en büyük yarış olan Ankara Koşusu var. Tabi kısmet olursa yurtdışı yarışlarını da hedefleyebiliriz.” İlklerin ve rekorların Gazi’si oldu “Gazi Koşusu’nu kazandıktan sonra adeta bir rüyada gibiydim. Ve halen de öyleyim diyebilirim. Dile kolay, bu genç yaşta, babamın idare ettiği ailemizin atı ile bu yarışı kazandık. Bir çok ilke imza atmamızın yanında 17 kez start aldıktan sonra 18’inci startı aldığımız Gazi Koşusu’nu kazanarak bir rekora da imza atmış olduk. Hemen Veliefendi Hipodromu’nun Şeref Tribünü’ndeki yerimizden padoğa, oradan da tayımızı karşılamak için pist başına doğru koştuk.

RkJQdWJsaXNoZXIy ODAzNjM=