∂ Binicilik sporu, “pahalı” olarak değerlendirilen bir spor branşı, biniciliğe başlamak isteyenler, neler yapmalı? Federasyonunuzun binicilik sporunu yaygınlaştırmak adına çalışmaları olacak mı? Binicilik diğer spor dallarında da olduğu gibi profesyonel olarak ele alındığında bazı yatırımlar gerektiren bir alan. Binicilerin atlıyla kuvvetli bir bağa sahip olması önemli. Ülkemizde binicilik alanında gelişen ve yatırım yapan birçok kulübümüz bulunuyor. Yeni başlayan biniciler, temel gereklilikleri yerine getirerek bu kulüplerdeki imkanlardan rahatlıkla faydalanabilirler. Bu sporun ve atın özellikle çocuk gelişimine olan katkısını da göz önünde bulundurarak, projelerimizde önceliği çocukların katıldığı “Equifun” ve pony biniciliği üzerine vermeyi hedefliyoruz. Çocuklarımızın ata olan ilgisini ve ulaşımını yükseltebilirsek, geleceğin binicilik sektörüne katkımızın yüksek olacağına inanıyoruz. ∂ At sevgisi ve binicilik sporu arasındaki ilişki hakkında neler söylersiniz? Binicilik sporu bir insanın başka bir canlıyla birlikte icra ettiği tek olimpik spor olmanın yanında, sözsüz iletişimin de en güzel örneğidir. Aynı dili konuşmadığınız sizden daha büyük, daha güçlü, daha hızlı bir canlıyı anlama ve ona ne yapmak istediğinizi anlatabilme sanatıdır. Hiç zor kullanmadan, sadece vücudunuzu ve sesinizi kullanarak, duygularınızı, enerjinizi ve niyetinizi anlatabilmektir. Biniciliğin olmazsa olmaz iki temel taşı; güven ve sabırdır. Güven, zor kazanılan ve çabuk kaybedilen bir duygudur. Ona zarar vermek istemediğinizi hissettirmek, birlikte yeni şeyler öğrenip, birlikte iyi zaman geçirmekten başka isteğiniz olmadığını anlatmak bir süreç almaktadır. Bunun için sabır, bu sporun vazgeçilmezidir. İnsanlar genellikle istediklerinin hemen, burada ve şimdi olmasını isterler. Bu istekleri kendi dünyalarında olan ancak atlar için bir anlam ifade etmeyen şeyler olabilir. Bu yüzden sabırlı olmak, tutarlı ve devamlı çalışmalarla ve mutlaka barışçıl yöntemlerle ata bu duyguları geçirmek güvenli ve keyifli bir binicilik için şarttır. Binicilik sporuna başlamak isteyenlerin, hatta uzun zamandır yapmış olan binicilerin bile atlarla ilgili kaynakları okumalarını özellikle tavsiye ederim. Biniş odaklı teknik bilgilerin yanında, atların yapısı, psikolojisi, eğitimi, beslenmesi gibi bu muhteşem canlıları anlamamıza yardımcı olacak yayınları da takip etmeniz biniciliğinizi geliştirmenize çok yardımcı olacaktır. Son olarak atlarla yapılan eğitimlerin de kişisel gelişim imkanı sunduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Bir ata nasıl yaklaşıyorsanız, bu aslında sizin hayata, çevrenize, çocuklarınıza, eşinize, iş arkadaşlarınıza nasıl yaklaştığınızı da gösterir. Dolayısıyla sadece bunun farkına varmak bile hayatınızın başka alanlarındaki ilişkilerinizi anlamak konusunda size yardımcı olabilir. Bir at sizin istediğinizi yapmadığında, problemi atta buluyorsanız, gerçek hayatta da iyi gitmeyen ilişkilerinizin suçunu karşınızdakine yönelttiğiniz anlamına gelebilir. Kamçı ya da mahmuz, ikna etmek için ilk başvurduğunuz ve acımasızca kullandığınız yardımcılarsa, aynı tarzın iş ya da özel hayatınızda da tarzınızı yansıttığını fark edebilirsiniz. İşte bütün bunlar atların aynı dili konuşmasanız bile size farkında olmadığınız ya da bilmediğiniz birçok şeyi anlatabileceğinin göstergeleridir. Bu yüzden derler ki; “Atlardan öğrenebileceklerimiz, onlara öğretebileceklerimizden fazladır.” ∂ Atların insanlar üzerinde özel etkileri var mıdır? Atlarla deneysel çalışmaların bir faaliyet alanı da “At Destekli Öğrenim”dir. Örneğin bunlar kişisel gelişim için bireylerle, örgütsel gelişim için ise kurum ve şirketlerle - atlar ile ama at binmeden - gerçekleştirilen atölye çalışmalarıdır. Bu atölyelerde de çalışılan konularda bilgili, atlar konusunda tecrübeli profesyoneller ve uygun atlarla çalışılmalıdır. Atlar ve terapi de yine kadim bir konudur. Eski Yunancada ata “Hippo”, atlar ile birlikte yapılan bazı terapi çalışmalarına da “Hippoterapi” adı verilmiştir. Bu çalışmaların otizm ve cerebral palsy gibi özel durumları olan insanlara ve aynı zamanda travma geçirmiş, uyum sorunu yaşayan, duygusal desteğe ihtiyacı olan insanlara da faydası olduğu bilinmektedir. Tabii ki bu çalışmalar mutlaka sağlık profesyonelleri tarafından tespit edilmeli ve takip edilmelidir. Fakat gördüğünüz üzere konu atlar olunca gelişim alanı oldukça fazla. ∂ 2021 yılında, Eyüp Sabri Tuncer markanız ile Pony Ligi’ne sponsor oldunuz. Pony biniciliği ve Pony Ligi hakkında bizi bilgilendirebilir misiniz? Bir spora ne kadar erken yaşta başlanır ise o spor ve etkileri her zaman hayatınızın bir parçası olarak kalır. Dolayısı ile biniciliğin yaşı olmamakla beraber, çocuklara hitap etmek, önceliklerimiz arasındadır. Pony branşı; engel atlama, at terbiyesi, atlı dayanıklılık gibi disiplinlerin temeli sayılmaktadır. Pony yarışmalarının amacı çocukların rekabet ortamında yarışmaları değil, binicilikle ilgili tüm aktiviteleri öğrenmeye ve eğlenerek katılmaya teşvik etmektir. Özellikle pandemi döneminde evlere kapanmak zorunda kalan ve biniciliğe yeni başlamış çocukların tüm aktiviteleri açık havada eğlenerek öğrenmesi, yarışması ve sosyalleşmesi için büyük fırsat olarak görüyoruz. Geleceğin liderleri olacak çocuklarımızı tabletler, sanal alemler, kapalı ortamlardan alıp, onları doğada, bir canlı ile beraber sorumluluk, iletişim, yardımlaşmayı öğrenebilecekleri, fiziksel ve mental sağlıklarını sürdürebilecekleri bir ortama taşımanın ne kadar önemli olduğunu söylememe gerek yok sanırım. HASAN ALI SAY / TÜRKIYE BINICILIK FEDERASYONU YÖNETIM KURULU BAŞKANI HASAN ENGIN TUNCER / FEDERASYON GENEL SEKRETERI BILUN BIBER... 33 TJK’NIN SESİ ŞUBAT 2022
RkJQdWJsaXNoZXIy ODAzNjM=